15 Ekim 2024 Salı

NEREDESİN SEN?

İnsana 

En büyük armağan 

Aslı olan 

ÖZ'ünden akan 

Bedende can bulan 

Zaten benliğinde olan 

Sevebilmek sanılan 

Sevilebilmek anlaşılan 

Aslında hepsinden öte 

Sevgi olmaktır; SEVGİ BİLİNCİNDE VAR OLMAKTIR, ama!


Öyleyse gerçek İnsan

Saf, billur, berrak, temiz, katışıksız

SEVGİ'de sevgi 

KALP'le kalp olandır.


Al koy bu tanımı benliğinin en nadide yerine, sonra dön bir bak içine ve çevrene.



Zihni ile yarışan 

Beyni ile kapışan 

Işığı görünce gözlerini kırpıştıran 

Uyumayı matah sanan 

Korku ile ecele yapışan 

Yar'a bağlı yaşayan, ondan yardım medet uman 

"Kurban olurum" derken sevdiğini sanan 

"Ya benimsin ya kara toprağın" derken sevdaya tapan 

Gözünü karartan 

"Aklın yolu birdir" derken 

Kalpten geçen tüm yolları kapatan 

"Hak hukuk adalet" derken savaşı meşru kılan 

İnsan'ı gör bir de...



Gerçekliğinden uzaklaşan 

.. ve hatta gerçek dahi olmayan 

Gücünü kasta, 

Gücünü başta 

Sanan

Belki de insan bile olmayan ...

İnsan'a bir bak hele...



Diline 

Üç beş kelime pelesenk ettirilen 

Ama kalbi göremeyen! 

Yürekte söz dinlemeyen, 

Sonuçta sağı sola, 

Solu sağa böldüren, 

Bir duvarın üstünde 

Elindeki meşaleyi 

Alev gibi gösteren 

Korku belleten, 

Korkuyu bekleten,

Algıyı yöneten, 

Sadece kendini seven,

Kendi çıkarını gözeten bir gücü 

İlah belirleyen 

... ve kendine insanım diyeni de bil öylece !


Şimdi sorarım ben de;

Gerçeği gören ama görmezden gelen

Bilen ama bildiğini kendine demeyen 

Hatırlamamak için kendini gömen 

İnsan 

Neredesin sen?


Vebalini bilen 

Bildikçe kendini daha da gömen 

İnsanım ben insan, şaşarım da beşerim de diyen 

Safsatanın eşiğinde gezinen 

Kendi gerçekliğini reddeden 

Kimliksiz gelen   

İnsan

Neredesin sen? 



Nurlu canlar;

Nefesi tutulanlar

Can'dan olanlar

Yok edilirken 

Neredesin sen?


Gözü ışıldayanlar

Kalbi parlayanlar

Zorlanırken

Neredesin sen?


Yüreği dağlananlar

Beyni kazınanlar

Yaşamak için uğraşırken

Neredesin sen?


Belleği dağıtılanlar

Bilinci bulandırılanlar

Çırpınırken

Neredesin sen?


Vebalin boyunu aştı

Yükün ağırlaştı

Ciğerlerin yandı

Neredesin sen?


Bir derin nefes almışken 

Gözünü aralamışken 

Yeniden yeniden uyurgezersen, 

Sevda ile sevgiyi 

Korku ile gerçekliği

Kitap ile bilinci

Eritirsen, 

Zaman ile mekanı

Laf ile aklı

Saf (taraf) ile nurlu canı

Mühürlersen,

Neyleyim ben...

Neyleyim ben...


Sevilen

Seslenirim sana bir kez daha; 

HATIRLA!

İNSAN OLDURULAN

İnsanoğlu insan değil

Varoluşta İNSAN OLAN 

KENDİNİ HATIRLA! 

Neredesin sen?



Yanlışa düşerim sanırken

Kılı kırk yararken

Doğru ile kendine zulm ederken

Gerçeği göremeyen sen,


Azı çok, çoğu yok sanırken

Dayatmalarla direnirken

VAR'ı yok eden sen,


Sabitlenen fikri "benim"seyen

Hayalî yaşarken

Gerçeği unutan sen,


Gelmişken bu bedende canla

Aklın fikrin varken hâlâ 

Kalbini taşı da yürek alanına

GÖR ARTIK AŞK'LA.


Kal derdim sağlıcakla 

Ama ne fayda...

Sen uyanmadıkça.

Canlar yitip gidiyor sen her nursuz nefesi

Nemsiz söylemleri 

Andıkça... andıkça...

Yine de 

Tek dileğim

VAR olalım ilanihaye ışıkla ve aşk'la.

Firdes Ebru 

İstanbul bilinende bir kalem tuttu...

15.10.2024 bir dönüm oldu.

İnsan İnsan'ı arar oldu.