30 Mayıs 2019 Perşembe

.: KABULÜNLE AT ADIMLARINI, DURMA!

.: KABULÜNLE AT ADIMLARINI, DURMA!: Attığın adım seni çukura düşürmediğinde Şükredip, Aydınlığa çıktığında geçip gidiyorsun ya Bil ki aynı kör alanda Dönüp duruyorsun...

KABULÜNLE AT ADIMLARINI, DURMA!


Attığın adım seni çukura düşürmediğinde
Şükredip,
Aydınlığa çıktığında geçip gidiyorsun ya
Bil ki aynı kör alanda
Dönüp duruyorsun aslında.
Ne zaman ki çukura düşme ihtimalini
Yaratan korkunla yüzleşeceksin
… ve ne zaman ki hiçbir şey olmamışçasına
Olana şükredeceksin
İşte o zaman ilerleyeceksin aslında.
Durma!
Bu ne yaman çelişki deyip durma.
Önce bilip sonra adım attıkça
Önden gidenlerin açtığı yoldan başka
Ne katabilirsin hayatına?
Oysa sonsuzlukta, her şey varken hatta
Bir AN için bile olsa
Anlasana; neler yaratabilirsin AŞK’la, IŞIK’la.
Durma!
Anlamaya niyetin kalsın ama
Sen KABUL’ünle at adımlarını
Bilinmez sandığına ki o aslında
Zaten var olan sonsuzlukta.
Gerçek mânâ işte tam da orada.
Durma!
Kal sağlıcakla.
F. Ebru Tolan Karahasanoğlu
İstanbul, 30.5.2019 – 14.11


27 Mayıs 2019 Pazartesi

.: YOU ARE THE BUILDER OF NEW WORLD

.: YOU ARE THE BUILDER OF NEW WORLD: Be the facilitator to all humankind Don’t be afraid to be stopped Unless your power is well enough Since you’re the creator Becaus...

26 Mayıs 2019 Pazar

YOU ARE THE BUILDER OF NEW WORLD


Be the facilitator to all humankind
Don’t be afraid to be stopped
Unless your power is well enough
Since you’re the creator
Because of your infinite love.

Beloved ones, believe yourself!
You are the builder of new world
With the power of pure love.

Let the sunshine in your heart
With the light of Creator
You’ll be in everywhere, in every moment
Through the universe of love
Be the part of it since you already are
Just feel it deep in yourself by heart
In each breath
Inhale the light and
Be in the harmony
Like birds fly
Glide...
Touch the clouds,
Fly with the clouds
With keeping your light
And spread out your infinite love
Through the universe
When you exhale the inner light,
Even you’ll be alone for a while
Keep calm to fly
At he end of the life
Everybody realises you are the one
As they are.
F. Ebru Tolan Karahasanoğlu
İstanbul, 26.5.2019



20 Mayıs 2019 Pazartesi

ÇIK YUKARIYA


Gün gelip de çıktığınızda
Zirve dediğiniz noktaya
Göreceksiniz ki
Dünya sandığınız çok küçükmüş aslında.
İşte o anda, tüm kainatla selamlaştığınızda
Anlayacaksınız
Var oluş ne demekmiş aslında.
… ve kol kola tüm dost olanlarla
Yaşamak kainatta
Nasıl güzelmiş aslında.
Bu hazzı kendinden mahrum bırakma.
Değerini anla!
Kim olduğunu anla!
Durma, duraksama
Çık yola
O bilir oldukların,
O huzur sandıkların
O görebildiklerin var ya
Çok azı, çok azı
Yaşayabileceklerinin yanında.
Kendini kısıtlama
Kendini yorma
Kendini boğma.
Çık yukarıya, çık yukarıya, çık yukarıya.
Artık oyalanma.
İstanbul, 20 Mayıs 2019, 10.30
Kaleme alan Ebru



19 Mayıs 2019 Pazar

19 MAYIS


Böyle zamanlarda; 19 Mayıslarda… 10 Kasımlarda… gözümü kapattığımda, başım döner yukarıya, buluşurum adeta Atatürk’ümle bulutlarda. Hatırlatır bana, “demediğim yok” adeta! "Eksik bırakmadım sizi, yalnız koymadım bir başınıza, ben tamamladım da görevimi döndüm ebedi istirahatgahıma. Oysa siz, siz hâlâ daha dünya boyutunda, ne yapıyorsunuz? Nelerle oyalanıyorsunuz?" adeta…


Boynumu eğersem mahçup aşağıya, kızar bana; “kaldır başını, dik dur mutlaka” ve tekrarlar bir kez daha:


Ey Türk Gençliği!
Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.

Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.


Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak,

Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.

O benim Milletimin yıldızıdır, parlayacak,

O benimdir, o benim milletimindir ancak.


Benim naçiz vücudum, bir gün elbet toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti, ilelebet payidar kalacaktır.






18 Mayıs 2019 Cumartesi

BOLLUK VE BEREKET ÜZERİNE - 6 MAYIS 2019, PAZARTESİ GÜNÜ İZMİR'DE GERÇEKLEŞEN ÇALIŞMANIN NOTLARI

Her ne kadar bu içerik 6 Mayıs 2019, Pazartesi günü İzmir'de yaptırdığım
Bolluk & Bereket Niyet ve Şifa Çalışması 
sırasında kaydedilmiş ve İzmir grubunun beden-zihin-ruh tarafında taşıdığı engellere  ait olsa da, inanıyorum ki bu paylaşımın ulaşacağı kişilerin de bire bir olmasa da örtüşen/benzeşen yükleri vardır mutlaka bolluk bereket yolunda. 
Şifa olsun, ışık olsun, yol olsun, sonsuz sevgimle, kalın sağlıcakla.
F. Ebru Tolan Karahasanoğlu
Kişisel Şifa ve Enerjiler Eğitmeni
www.isildayanhayatlar.com




Bolluk&Bereket Niyet ve Şifa Çalışması
6 Mayıs 2019 - İzmir

Bir derin nefesle başla bugün burada sormaya. Para nedir ki bu dünyada ve yaz cevaplarını mutlaka. Para nedir benim için acaba? İyi anlayın, parayı nasıl tanımladığınızı, sizin için ne demek olduğunu ve ondan sonra sıralayın alt alta para için kullandığınız sıfatları mutlaka.
Para zenginliktir diyorsanız mesela zenginliği nasıl da parayla eş değer tuttuğunuzu anlayın mesela. Para kirlidir diyorsanız mesela kirli olan bir şeyi sokar mısınız evinize, cebinize, koynunuza acaba? İyi anlayın bunları mesela.
Yarattıklarınızı görün artık mutlaka. Gücünüzü görün, hissedin, anlayın artık mutlaka. Değiştirin, dönüştürün, tutmayın artık, tutunmayın bunlara. Bu evren ki barındırıyor tüm güzel enerjileri siz de alın onları mutlaka. Koşulsuzca sevginizle bağlanın adeta onlara ve çekin kendinize ışıkla. İhtiyacınız yok başkalarının durumlarını anlamaya. Bu mükemmel düzenin içinde hiçbir şey nedensiz değil ama sizin bilmeniz gerekmiyor her şeyi şu anda. Mânâ görünenden çok başka, çok başka, çok başka. Takılmayın onlara.


Duyduklarınız var mesela, bu hayat yolunda duyduklarınız var engel oluşturuyor hâlâ daha, bolluk bereket yolunda. Kabule geçin mutlaka ve izin verin hatırlamaya, izin verin hatırlamaya.
Bir çoğunuzun hayatındaki baskın karakter olan eril enerjiden gelen duydukları var mesela. Baba gibi, amca gibi, dayı gibi, abi gibi hatırlayın izin verin mutlaka.
Zihninde yükler olanlar var mesela. Hâlâ daha inançlarınız var ve kabulleriniz var mesela anlayın mutlaka.
“Bir tas çorbam olsun yeter bana”
“Huzur lazım bu dünyada”
tarzında inançlarınız var dikkat edin bunlara. Ağzınızdan çıkanı, yüreğinizden geleni, zihninizde barınanı anlayın mutlaka.
Kendi ağzınızdan çıkarttıklarınızla yarattığınız enerjisel düğümlerin farkına varın mutlaka.
Dilinize pelesenk olan lafları duyun mutlaka.
Kendi kendinizi nasıl da engellediğinizi, düğümlediğinizi, durdurduğunuzu fark edin mutlaka.
Söylemlerinizin enerjisini anlayın mutlaka.
Hâlâ daha boğazınızın, söylemlerinizin, gücünüzün sözcüklerden gelen kısmının idrakine varamadınız, kabule geçemediniz bunu iyi anlayın ve çalışın mutlaka. Ne çıkartıyorsunuz acaba ağzınızdan ses olarak ve o sesin nasıl bir enerjisi var yankılanıyor bu dünyada?
Dalga dalga, dalga dalga, dalga dalga sizden çıkan enerjiyi iyi anlayın mutlaka. Sessiz konuştuklarınızı da hatırlayın bu arada.


Gelelim yüreğinizdeki korkulara. O kadar çok ki... Nereden başlasak, nasıl anlatsak acaba?
Bir derin nefesle başlayın bugün burada artık ihtiyacınız yok hiç bir korkuya. Bu dünya boyutunda yaşanmış tüm savaşlardan ve bütün kıtlıklardan ve  yoksunluklardan gelen bilincinizi değiştirin mutlaka. Hür iradenin gücü sizin elinizde nasıl olsa.
Yaşanan tüm afetler ve yaşatılmış olan tüm savaşlar nedensiz değildi bu boyutta, her biri getirdi sizi bu ana ama artık ihtiyacınız yok oradan gelen korkulara. Silin ve değiştirin bu bilinci mutlaka.
Zindanlara atıldınız, aç ve susuz bırakıldınız ve hatta insan dışkısı ile bile beslendiğiniz zamanlar oldu bu dünya boyutunda. Bir düşünün nasıl kayıtlar var aslında ruhunuzda. Oysa bugün geldiğiniz noktada tek tek bunları hatırlamaya ihtiyacınız yok ama hür irade sizin elinizde ve bu zamanda, bu boyutta, bu bedende olan sizsiniz ve değişitirecek olan sizsiniz mutlaka bunu çok iyi anlayın burada. İhtiyacınız yok artık bu korkulara. Bir derin nefesle salın ve bırakın şimdi Toprak Ana’ya. Her ne yaşandıysa yaşandı bu boyutta, olması gerekendi mutlaka ve hatta izin verilendi buna. Oysa benim bu yükle yaşamaya daha fazla ihtiyacım yok bu boyutta deyin mutlaka.


Bugün burada anlatmasak da daha çok fazla kayıt var aslında her birinizin ruhunda. Sorun ruhunuza, cevap alırsınız mutlaka ama herkes kendi anlayacağı anlamda.
Derin ama sakin nefeslerle devam edin ilahi ışığın içinden çıkmaya yukarıya.  Görünenin ötesindeki manaya ulaşamazsınız bu beden boyutunda. Çıkın yukarıya, çıkın yukarıya, çıkın yukarıya, izin verin buna ilahi ışık taşısın sizi ruhunuzla birlikte yukarıya ve sorun ruhunuza, başka? Başka?
İzin verin gelen her türlü bilgiye, hisse, duyguya mutlaka rahat bırakın kendinizi ve korunduğunuzu  hatırlayın mutlaka. İlahi ışığın içindesiniz şu anda ve her daim korunuyorsunuz aslında bu boyutta. Bunu iyi anlayın, ihtiyacınız yok o korkulara. Çıkın yukarıya, süzülün adeta, ruhunuzla bir ve bütün yükselin mutlaka.


Bir derin nefesle çevirin artık başınızı aydınlığa, ihtiyacınız yok o kendinizi gömdüğünüz karanlıklara. Çevirin başınızı aydınlığa ve başlayın bakmaya gerçek mânâda.
Gecenin zifiri karanlığında bile yolunuzu bulasınız diye ay ve yıldızlar var gökte. Siz neden hâlâ daha gömüyorsunuz kendinizi karanlığa bir anlayın hele. Çıkın yukarıya, çıkın yukarıya çevirin başınızı aydınlığa. Vakit çoktan geldi görüp anlamaya izin verin buna.


Gelelim hazmedemediklerinize bu dünyada. Yükleriniz var hâlâ ve siz hazmetmedikçe, kabule geçmedikçe ve affetmedikçe bu dünyada engeller çıkacak karşınıza. Zira bu dünyaya, bu zamanda koşulsuzca sevgi olduğunuzu hatırlamaya gelirken seçimler yaptınız aslında. Kendi yaptığınız seçimleri hatırlayın bugün burada.
Affedin, hazmedin, kabul edin mutlaka. Affettiğiniz anda yok olmayacak dünya ve kaybolmayacak sevdikleriniz ve gitmeyecek kimse bir yana ve siz küçülmeyeceksiniz aslında, değersizleşmeyeceksiniz aslında. O haksızlık dediğiniz var ya hiç de göründüğü gibi değil, çok başka. Siz affedin mutlaka ve yüceltin kendinizi, büyütün, aydınlatın adeta. Gerisi gelir sandığınızdan da hızla.

  
Hani dersiniz ya bir beyaz bez parçasına sarılı gideceğiz bu dünyadan vakit geldiği anda,  bunca çaba, hırs ne için acaba dersiniz ya, buradaki inancınızı, kalıplarınızı, yarattıklarınızı iyi anlayın mutlaka. Malı mülkü götüremeyeceksiniz başka boyuta ama zenginlik çok başka, çok başka.
Heybenizde biriktirdiğiniz ne acaba? Kendinize biçtiğiniz değer var ya onu da çok iyi anlayın mutlaka. Siz kimsiniz? Neden geldiniz bu dünyaya? Bir sorun bakalım ruhunuza. Cevaplar gelir mutlaka kolaylıkla, siz izin verdiğiniz anda. 


Bugün burada idrakinize verilenler sizin yolunuzu aydınlatacak bundan sonra. Ama her adımda, her adımda, her adımda ve mutlaka çalışın ruhunuzla bir ve bütün, aydınlık ve ışık yolunda. Her neyse size engel oluşturan anladığınız anda değiştirin mutlaka. Ve sadece bu zamanda, bu boyutta değil, tüm zamanlara doğru, tüm boyutlara doğru yapın bu değişimi mutlaka. Nasıl demeyin, siz sadece niyet edin, kabul edin, isteyin yeter.
Dünya boyutunda oyalandıklarınıza bakın mutlaka. Hâlâ daha nelerin peşindesiniz ve neden acaba? Artık vakit geldiyse değiştirmeye, dönüştürmeye, çıkmaya, çevirmeye izin verilmez sizin inat ettiğiniz adeta yolda ilerlemenize bunu iyi anlayın. Engelleri fırsat bilin, zorlukları hediye kabul edin, terslikleri yardım görün. İyi anlayın mutlaka ve tersini de iyi okuyun. Beklemediğiniz anda önünüze çıkan ne varsa bilin ki orada bir mana var aslında. Dönün bakın gerçek duygularınıza. Ruhunuzla bir ve bütün olun mutlaka ve ondan sonra karar verin kendi iradenizle mutlaka. Kararı veren siz oldukça ve yürüdüğünüz yol sadece ve sadece sevgi yolu oldukça kuşatılırsınız ışıkla ve ondan sonra sizin hayrınıza ve bütünün hayrına bütün kapılar açılmaya başlar bir bir kolaylıkla. İyi anlayın bütünün hayrına ve bütünün içindeki sizin hayrınıza hangi kapılar açılıyor acaba şu anda?

Not: Meditasyon esnasında aldığım ses kaydını yazıya döken ve her daim varlığıyla yanımda olan can dostum Seda Terzi'ye sonsuz teşekkür ve sevgilerimle...

















17 Mayıs 2019 Cuma

KONTRATLAR (İLAHİ ANLAŞMALAR) - ÖZEL BİR YAZI

İnsan varlığının sonsuz parçası, yani sizin deyiminizle ruhu, seçimlerini yaparak bedenlendi çok uzun yıllar, yüzyıllar boyunca bu dünyada. Zira kapalı bir enerji alanında ilerleyebilmesi için adeta, önceden belirlenen bir müfredata uygun çalışması gerekiyordu kendi varlığı ile bu dünyada.
Bunu gerçekten mevcut eğitim sisteminize benzetebilirsiniz şu anda; tanımlanmış dersler üzerinden bitirilecek bir program ve ona uygun sınavlar gibi mesela…
İşte böyle bir yapıyı çok uzun yıllar dediğimiz gibi kapalı bir enerji alanı içinde yaşadınız aslında, yatılı okul gibi düşünün bunu da.
Her ne kadar şu an sınırlar genişletilmiş ve kapalı alan açılmaya başlamış olsa da, özellikle bazılarınız için hatta kaldırılmış olsa da, bu dünya denen evde hâlâ tamamlanmamış görevler var adeta, her birinizin yaşam planında.

Bedenlenmeden önce yaşam planını eksiksiz, hatasız, evrensel yasalar uyarınca belirlemek sizin göreviniz olmasa da verilen görevleri kabul veya red özgürlüğü her zaman elinizdedir aslında. İşte siz buna da kader dediniz bunca zamanda. Yani biraz daha netleştirelim, zira önemli bir soru bu hâlâ akıllarınızda.
Evrensel yasalara tam uygunluk içinde, sizin ilerlemeniz gereken yolda en hızlı, en güvenli ve en doğru adamları atmanızı sağlayacak şekilde belirlenmiş senaryolardır kader aslında ama sonrasında seçim hakkı verilir her birinize. Bu seçim hakkı hem ruh boyutunda hem de bedenlendikten sonra vardır aslında ve ruh her an ama her an sizin beden boyutunda yaptığınız seçimlere göre planı yeniden, yeniden, yeniden uygun hale getirir adeta, bizimle istişare ederek ve evrensel yasalar uyarınca.
Bu akış devam eder o hayat son bulana kadar, sizce ölüm denen an gelene kadar. Ama bu asla bir son değildir ve o kapanan devir ile geride kalanların içinde hiçbir şey yanlış da değildir. Sadece OLAN vardır aslında, hızla sonrası planlanır tüm dünya adına, varoluşun hayrına kâinatta.
Kısacası hiç bitmeyen ve durmayan, duraksamayan bir akışta sürekli çalışırız biz aslında; siz aşağıda, biz yukarıda.
Her ne kadar dünya boyutuna BİR BİR gelseniz de ve her ne kadar hayat dediğiniz süreci sözde tamamladığınızda yine BİR BİR ayrılsanızda, aslında kainatta varoluş BÜTÜN’dür ve bu bütünlük içinde her birimiz birbirimize sıkı sıkıya bağlıyızdır aslında. Dünya üzerinde var edilenler kendi içinde olmak zorunda da değildir. Zira zaman zaman farklı coğrafyalarda bedenlenmeniz gibi farklı boyutlarda ve farklı alanlarda da bedenlenmişliğiniz vardır mutlaka. Bunlar daha da ileri konulardır Yaradılış adı altında.  Şimdilik girmiyoruz bu mevzulara ama gelin dönelim dünya boyutuna.

Dünya boyutunda her bir ruh kendi karmik ailesi ile enkarne olur ama bunu da çok dar ve sınırlı bir alanda düşünmeyin, mutlaka ki bu aile sanıldığından çok daha geniştir aslında. İşte bu ailenin ayrılmaz bütünlüğü içinde oluşan tüm enerjilerin yine bu ailenin içinde dönüştürülmesi esastır ve farklı grupların da birbirleri ile böyle birliktelikler yaşaması gerekmektedir ayrıca.

Yani anlayacağınız her an çoklu sayıda kesişen yollar ve onlara bağlanan diğer yollar üzerinden akan enerji sürekli bir döngü sağlar dünyada.
Tüm kayıtlar da tutuluyorken bu mânâda, her bir ruh yeniden bedenleneceği zaman bu boyutta eski kayıtların içinde sevgi olmayan, değişip dönüşmesi gereken ne varsa onlar çıkartılır ortaya ve ruhun yeni planına katılır, yedirilir, işlenir adeta.
Bu süreç işlemeye başlayabilsin diye aşağıda, yukarıda aynı karmik aileden başka ruhlara görev çağrısı yapılır adeta. Görevler tanımlanır, anlaşmalar yapılır, el sıkışılır adeta ve ruhlar bedenlenme sürecine girerler o anda. Sonrası malum, yaşam dediğini süreç başlar aşağıda. Tüm senaryo o ilk anda belli olur olmasına ama ruh bedenlendikten sonra kapatılır adeta dünya boyutunda ve zihin açılır aşağıda. Sonra hür irade geçer kumandaya ve seyir belirlenir yeni rotada. An be an yukarıda, yeni rotanın seyri kaydedilir ama evrensel yasalara ve bütünün hayrına, topyekûn ters düşmedikçe müdahale edilmez asla.
Ama bir düşünün ki bir senaryonun içinde onlarca ve hatta bazen binlerce, milyonlarca ruhun hür iradesinin gücü çalışır adeta aynı anda ve sizin dünya boyutunda tahmin edebileceğinizden çok daha fazla ve hızlı enerji değişimleri yaşanabilir o coğrafyada.
Nitekim sizler de şu anda böyle bir dönemden geçmektesiniz ve işte tam da bu nedenle artık kim olduğunuzu ve neden bu zamanda bu coğrafyada olduğunuzu bilme, anlama, kabul etme ve sevgi yolunda, koşulsuzca sevgi yolunda, ilerlemek adına kaldırmanız gereken ne engel varsa yaşamınızda kaldırmanız gerektiğini hatırlatıyoruz size çokça.

Bugüne kadar yaşamınızda anlamlandıramadığınız ne varsa ve/veya anladığınızı sandığınız ne varsa hepsine dönün bakın bir kez daha, gerekiyorsa bir kez daha, bir kez daha. Zira hiçbiri nedensiz yere konmadı o senaryoya. Hepsi ama hepsi sadece size büyütmek içindi ve sonunda tüm kainata sonsuz ışık olmanız içindi aslında.

Bir ve bütün olduğumuz inancıyla, BİR’den çıkın yola BÜTÜN’e varmaya. Yürüdüğünüz yolda özünüzden gelen ışık aydınlatır önünüzü, siz her daim ileriye yukarıya baktıkça.
Oyalanmayın geçmişin karanlık sandığınız kısmıyla, zira o da sizi çekmek/itmek içindi aydınlığa. Neyi merak ediyorsanız sorun mutlaka ama kendi karanlık tarafınıza değil, yukarıya sorun mutlaka, özünüze sorun mutlaka.

Her daim korunduğunuzu ve kollandığınızı bilin mutlaka, her daim sadece ışıkla var olanlar için kendi dünyalarında karanlık yoktur aslında, siz ışığınızı kapatmadıktan sonra.

Kalın sağlıcakla…
Bu yazı F. Ebru Tolan’a 16 Mayıs 2019, Perşembe günü saat 12.07 itibariyle tarafımızdan yazdırılmıştır. Konsey