“Bir şafak vakti onbaşı geldi yanıma, kumandanım, hazırız
dedi bana. Bu vatan uğruna canımızı bırakmaya. Dedim ki ona can sende kalsın,
sen yüreğini ver bu toprağa. Can sende kalsın ki hep yaşasın bu topraklarda. Ama
bundan sonra yüreğin olsun ki feda, millet hep seni ansın.” *
Anlamak zor olsa da sizin için hâlâ, biz canından can
katanlar bu toprağa, kanımızla sulayanlar adeta, iz bıraktık tüm Anadolu’da,
hatırlayın diye her zora düştüğünüzde, her dert gördüğünüzde, her isyan
ettiğinizde…. Ne yiğit, ne cesur, ne bileği güçlü, ne müteşekkir, ne
cengaverler geçti yürüdü bu yollarda ki onlar sizin ATA’larımız dedikleriniz
size EVLATLARIMIZ diyenler aslında! **
Şimdi hâlâ neden soruyorsunuz nerede o CAN’lar diye acaba?
Dönüp baksanıza; özünüze dönüp baksanıza!
Bir ATA’nın yadigarı torunlar değil, torunların ATA’sısınız
aslında, anlasanıza!
Bu zamanda bu coğrafyada her kim ki sahip çıkıyor ATA’sına,
bilsin ki kendini koyuyor aslında ortaya.
Döndük dolaştık buluştuk yeniden bu coğrafyada. Bu sefer iz bırakmak
için değil ama, tüm izleri, acılardan geleni, korkuyla pekişeni, hüsranla örtüleni,
tüm izleri arındırmaya.
Herkes başlarsa kendinden yana hızla temizleniriz biz bu
coğrafyada. Ve biz temizlendiğimizde, o günün düşman gözükeni, bu günün muhalif
gözükeni de temizlenir aynı anda. Kaçan, kovalanan olmazsa kovalayan niye koşar
ki ?
Yangın yeri gibi adeta; yürekleriniz ve boğazlarınız yangın
yeri gibi adeta. İhtiyacınız yok daha fazla acıyla bağrışmaya, yanmaya. İyi anlayın;
siz kimsiniz aslında?
Haydi kalın sağlıcakla, geliyor bir 29 Ekim daha, çalışın ki
o AN’a, kutlamalar yapılsın tüm dünyada. Yargılar ve yılgılar, yenilgiler ve
yorgunluklar konuşulmasın medyada. Coşku ve sevgi, ışık ve neşe olsun tüm
hayatınızda.
Bu yazı F. Ebru Tolan Karahasanoğlu’na 22 Ekim Pazartesi
gecesi 10.00’da tarafımızdan yazdırılmıştır. Konsey
*/**Kaleme alanın notu; yazının içinde yazılar var aslında, yürek gözünüzle okumanızı dilerim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder