SİZE GÖRE ZAMANSIZ…
Bazı insanlar bu dünyaya görevleriyle geldiklerinin idrakine
hiç varamazlar. Çoğu zaman iyi imkanları, zenginliği, gücü layıkıyla
kullanamazlar.
Her şeyi bilen parçaları, yani ruhları, sık sık uyarır
onları, görev yoluna sokmaya çalışır. Önüne insanlar çıkar, fırsatlar çıkar,
bilgiler çıkar… donanımları zaten vardır. Ama yetmez, ne yazık ki bazen
yetmez. Kişi ruhundan uzaklaşır ve
zihninin esiri olur.
İşte böyle dönülmez bir noktaya geldiğinde insan, artık ruhu
bir seçim yapmak zorunda kalır. Bu hayata devam mı? Yoksa tamam mı? Her ruhun
bir şansı daha vardır, bir daha, bir daha…sonsuzlukta sayı, nicelik, sınır …
yoktur!
Ruh görevine odaklanır, bazen bir bedende yaşarken
yapamadığını o bedenden ayrılırken yapacağını bilir ve ayrılmayı seçer.
Gidişi kendi sonsuz varlığı için bir kayıp değil
zenginliktir, huzurdur, sevgidir, ışıktır. …ve bu ışık birçok başka insanın da
hayatını aydınlatacaktır, bilir!
Gitmeyi seçer, kalanların hayrı için. Bütünün hayrı için.
Görevi için.
Siz siz olun, ruhunuzun sesini dinleyin, göreviniz olsa da
dinleyin, olmasa da dinleyin. Vakitsizce gitmemek için dinleyin. Buradayken
ışık saçmak için dinleyin. Yürümek ve yücelmek için dinleyin. Yükselmek ve
yükseltmek için dinleyin. Sevgi yolunda, HAK yolunda, aydınlanırken aydınlatmak
için dinleyin.
Gidenin ardından üzülmek yerine, “ben ne hissettim” deyin. “Kendi
adıma ne öğrendim?” “Bu acıyı, hüznü, kaybı yaşamak bana ne öğretti, ne kattı?”
deyin.
Çünkü eğer bir şey öğrenmemişseniz işte o zaman gerçekten
ruhu acıyacak gidenin bilin!
Bilin ve sevin; önce kendinizi, ruhunuzu ve sonra tüm
insanları.
Sevgimle, Ak
Bu yazı 22 Ocak 2016, Cuma günü saat 09.00 itibariyle F.Ebru
Tolan Karahasanoğlu tarafından İstanbul’da kaleme alınmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder