19 Nisan 2019 Cuma

YENİ SENDEN GELECEK, YENİ SENİNLE GELECEK...


Başın öne eğik yürürsen bu yolda
Taşları, engebeleri görür, korursun kendini düşmekten mutlaka.
Ama düşmekten korkma!
Zira düştüğün zaman, sırtüstü uzandığında,
Başını döner yukarıya ve görürsün mutlaka
Dünya çok küçük ama Evren sonsuz aslında
… ve yine görürsün yerde taşlar var, canını acıtıyor ama
Gökte kuşlar ve bulutlar
Neşe saçıyor
… ve yine hissedersin zemin sert ve katı, hatta soğuk ama
Hava yumuşak, güneş sıcak ve nefes almak çok kolay aslında
Durup dinlendiğin anda!

Düşmekten korkma.
Düşmekten Korkma!
Hep aynı düz ovada yürümektense korunaklı bu dünyada,
Düşersen de kalkacağını bil ve çevir başına aydınlığa,
Bak yukarıya,
Aç kendini Yaradan’a
Çık dışarıya!
Çık dışarıya, beden dediğin fani kılıftan çık dışarıya,
Sonsuzlukta ışıkla, aşkla başla koşmaya
Bulutların arasında.

Arada sis perdesi inse de durma, duraksama.
Döne  döne, dans ede ede
Çık yukarıya.
Senin cennetin senin dışında
Ama senden değil uzakta!
Yanı başında,
Sadece zihninde oyalanma.
Çık zihninden dışarıya,
Çevir başını ışığa, aydınlığa
Bir derin nefesle başla.
Sen yeter ki başla!
Düşmekten korkma!
Sen yeter ki başla…
Hiç gördün mü sen düştü diye yürümeyen 1-2 yaşında?
Nedensiz yere gösterilmiyor sana bu düzen
Bu mükemmel düzen,
Sen kabul etmedin diye…
O kabul etmedi diye…
Değişmedi.
Sadece "gösterilen" her ne ise görmen gerekendi geçmişte.
Eskiye bakıp yeniye öykünme
Yeni senden gelecek,
Yeni seninle gelecek,
Gerçek her neyse Sen kabule geçtiğinde.

… ve bir derin nefesle tüm korkularını silip süpürdüğünde.

F. Ebru Tolan Karahasanoğlu
İstanbul, 18 Nisan 2019

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder