Ne tuhaf varlıklarız değil mi?
Gözümüzle görmeden inanmayız diyoruz ama görmek için
bakmıyoruz!
Kulağımla duymadan olmaz diyoruz ama duymak için
dinlemiyoruz!
Yaşamadan bilemem diyoruz ama yaşadıklarımızı
anlamlandırmıyoruz!
Gerçekliğin kendi içimizde olduğunu, sadece ve sadece kendi
özümüzden geleceğini biliyoruz sanki ama içimize hiç bakmıyoruz!!!
Ne engelliyor bizi?!?!
Kolaya mı kaçıyoruz acaba? Zorlukların Allah’tan, sinsiliklerin,
ihanetin, zulmün … insanlardan geldiğini düşününce daha mı kolay oluyor
hayat?!?!
Acıları hep başkaları üzerinden yaşayınca; haksızlık eden
baba, kayıran anne, şanslı kardeş, hor gören patron, ihanet eden eş, yalancı
arkadaş, haset komşu…ay sahiden hayat çok zor ya demek daha mı kolay geliyor ?!?!
Acıyı da dışarıda arıyoruz, mutluluğu da? Hüzün kaynağı da
onlar, sevinç kaynağı da?
Burada bir tuhaflık yok mu sizce de?
İçindeki hazinenin üstünü örten tortular olmasın onlar? Bir
bir sağa sola süpürsek onları, dağıtsak tozu, dumanı?
İçimize dönme zamanıdır şimdi, acıları da güzellikleri de
kendi içimizde yarattığımızın farkına varıp güzeli, iyiyi, mutluluğu, sevgiyi
SEÇME zamanıdır şimdi.
Dün bitti, gitti, yarın belki hiç olmayacak. Bugüne var
mısın?
Yürekten sonsuz sevgimle hadi, o gün bugün! Artık bekleme!
Ebru Tolan Karahasanoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder